Türkiye’nin ilk modern sanat müzesi İstanbul Modern, geçen yıl 20’nci yılını kutladı. Türk iş dünyasında derin izler bırakan Nejat Eczacıbaşı’nın hayali olan müzeyi hayata geçiren gelini Oya Eczacıbaşı,
- Türkiye’nin ilk modern sanat müzesi İstanbul Modern, geçen yıl 20’nci yılını kutladı.
- Türk iş dünyasında derin izler bırakan Nejat Eczacıbaşı’nın hayali olan müzeyi hayata geçiren gelini
- Oya Eczacıbaşı, müzenin yolculuğunu ve yeni projelerini PD'ye anlattı.
-
*Amacımız, bir sanat müzesinin yalnızca sergi düzenlenen bir yer değil, yaşayan bir mekân, bir buluşma noktası, herkesin sanatı deneyimleyebileceği bir alan olduğunu göstermekti. Bu, o dönem için oldukça yeni bir anlayıştı. Ziyaretçilerin tekrar tekrar gelmek isteyeceği bir müze yaratmak istedik. Özellikle Karaköy’ün 20 yıl önceki halini düşünürsek, 7’den 70’e herkesin gelmek isteyeceği bir sanat merkezi oluşturmak önemliydi.
*2004’te, Karaköy’deki 4 no’lu antrepoda açılmamız kuşkusuz ilk büyük adımdı. 2018’de geçici olarak Beyoğlu’na taşınmamız ise önemli bir dönüm noktasıydı. Bir müzenin tüm faaliyetlerini sürdürecek şekilde sadece 1,5 ay gibi kısa bir sürede başka bir mekânda yeniden açılması gerçekten sıra dışı bir deneyimdi. 2023’te ise Renzo Piano’nun tasarladığı ve ilk müze binamızın bulunduğu yerde inşa edilen yeni yapıya taşınmamız, bu 20 yıllık yolculuğun en anlamlı kilometre taşlarından biri oldu.
*Müzemiz ve benim için en büyük anlamı olan yapıt elbette Fahrelnissa Zeid’in “Cehennemim” adlı başyapıtıdır. Bu yapıt, sanatçının çocukları Prens Raad ve Şirin Devrim tarafından, İstanbul Modern henüz sadece bir fikir iken bize duyulan inancın bir göstergesi olarak koleksiyona bağışlanmıştı. Koleksiyona giren ilk yapıtımızdı ve bu nedenle çok özel bir anlam taşıyor.
https://pddergi.com söyleşinin tamamı bu linkte
8 Temmuz 2025 Salı 05:54
|
