Hürriyet'ten Musa Kesler'in haberine göre, sahipleri hakkında “nitelikli dolandırıcılık” davası açılan Burj Al Babas, soruşturma başladıktan sonra 17 Mayıs 2024’te Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) yönetimine geçti. TMSF buraya bir kayyum atadı ve ilk iş olarak son durumun ne olduğuna dair ayrıntılı bir rapor hazırlandı.
TAHRİBAT BAŞLADI
Rapora göre, proje 585 bin metrekarelik (585 dönüm) alan üzerinde kurulu. Projede 732 adet ‘şato villa’ görünse de şimdiye kadar sadece 587 villanın kaba inşaatı tamamlanmış durumda. 145 ‘şato’ için henüz tek bir kazma bile vurulmamış. Şatoların 351 tanesinin satışı yapılmış ama sadece 168’ine tapu verilmiş. Projede 381 şato hiç satılmamış, satış bekliyor. 2014’te başlayan proje bugün itibarıyla ‘natamam’ halde. İklim şartları ve diğer dış tesirler yüzünden kaba inşaatlarda da bozulma ve tahribat başladı.
İMAR DA SORUNLU
Rapor projenin sadece yüzde 35’inin tamamlandığını belirtiyor. Elektrik, su tesisatları da hazır değil. Projenin vaat edildiği gibi tamamlanmasının maliyeti su, elektrik tesisatı dahil edilmezse 162 milyon dolar. Dahil edilirse bu rakam 188 milyon dolara çıkıyor. Yani projenin sadece elektrik, su tesisatının maliyeti bile 16 milyon dolar tutuyor... Projenin imar planında da sorunlar var. İmar planları 2020’de iptal edilmiş. İmarla ilgili süreç de devam ediyor.
SÖZLEŞMELER KAYIP
TMSF, müşterilerin neredeyse tamamı Kuveytli olduğundan Kuveyt Büyükelçiliği ile temasa geçti. Görüşmelerde ödemesini yapan müşterilerin tapularının devrine odaklanıldı. Ancak şirkette sözleşmelerin ne asılları ne ödeme planları ne de diğer belgeler vardı. Muhasebe kayıtlarındaki veriler de yetersiz olduğundan süreç burada tıkandı. TMSF yetkilileri şirket yöneticileriyle de görüşme talep etti. Yine sözleşmelere ulaşılamadı. Gerekli belgelere ulaşılamayınca elçilikle yapılan görüşmelerden bir netice çıkmadı, o süreç de akim kaldı.
ŞİMDİ NE OLACAK
TMSF’nin raporuna göre, projenin vaat edildiği şekliyle hayata geçirilmesi için en az 100 milyon dolara daha ihtiyaç var. TMSF’nin bu miktarı kendisinin karşılaması zaten imkânsız. Dış yatırımcılar projeyi devralıp tamamlayabilir. Ama böyle bir talip çıksa bile mevcut bütün sorunların çözülmüş olması gerekiyor. Mağdurların kayıplarının karşılanması için münferit satışlar da yapılabilir. Ancak tapu sorunları da henüz çözülmüş değil. Kayıp evraklardan dolayı ciddi bir karmaşa var. İmar sorunu başka bir sıkıntı. Bu karmaşa içinde adım atmak da mümkün değil. Yani proje her haliyle düğümlenmiş
