Fatih Altaylı;Türk spor tarihinin en başarılı sporcusuyla konuşacağım. Bizi perişan ettiniz. Şimdi bile ağlamak üzereyim" diyerek programı açtı ve gözyaşlarını tutamadı
Aslı Çakır Alptekin ile eşi ve antrenörü İhsan Alptekin'in katıldığı Teke Tek, duygusal bir şekilde başladı. Gazete Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı "Hiç olmadığım kadar heyecanlıyım. İlk kez bu kadar üst düzey bir sporcuyla röportaj yapıyorum. Türk spor tarihinin en başarılı sporcusuyla konuşacağım. Bizi perişan ettiniz. Şimdi bile ağlamak üzereyim" diyerek programı açtı ve gözyaşlarını tutamadı.
Türk spor tarihine geçen Aslı Çakır Alptekin; spor kariyerine nasıl başladığından Türkiye'yi sevinç gözyaşlarına boğan 'tarihi' yarışa kadar hakkında bilinmeyen her şeyi Fatih Altaylı'ya anlattı:
"DOLABIMA 'BİRİNCİ OLACAĞIM' DİYE YAZMIŞTIM" "Gamze (Bulut) de ben de birincilik için piste çıkmıştık. Ama oradaki en formda isim bendim. Bunu da herkese gösterdim. Ben Londra'ya birinci olmak için gitmiştim. Hatta Londra'ya gitmeden önce dolabıma 'Şampiyon olacağım' diye yazıp evden öyle çıktım. İhsan'a da birinci olacağımı söyledim. İkinciliği hiç düşünmedim. Olimpiyat tarihinin en yavaş yarışıydı. 4 dakikanın altında koşulabilirdi ama yarış öyle seyretmedi. Daha önce zaten 3.56 koşmuştum. Her halükarda birinci olurdum. Ben kendime güveniyordum. Stada baktığımda birinci olacağımı hissettim."
"O YARIŞTAKİ HERKESTEN ÜSTÜNDÜM" "Sadece kazanmayı düşündüm. Oradaki herkesten üstündüm. Kendime güveniyordum. İstersem dereceye koşabilirdim. Ama belki de düşmeseydi ABD'li beni geçebilirdi. Fakat ben kendime güveniyordum. Gamze ile birlikte ortak taktik uyguladık. Son 400 metrede çıkmayı planladık. Kimse dereceye gitmeyince Gamze en önde kaldı. Sonunda istediğimiz elde ettik."
"MADALYALARIMIZI ELİMİZDEN ALIRLAR" "Gamze ile anlaşma yapmış olsak, madalyalarımızı elimizden alırlar. İkimiz de oraya birinci olmak için çıktık. Saha içinde birbirimize rakibiz. İkimiz de yarıştık. Sonuçta Türkiye'ye iki tane madalya getirdik. Gamze'den madalya bekliyorduk ama rengini kestiremiyorduk. Sonuçta ikinci olup gümüş madalya kazandı. Henüz 20 yaşında böyle bir başarı elde etti. İleride olimpiyat şampiyonu olabilir."
"GÖLGEMİ RAKİBİM ZANNETTİM" "Yarışı koşarken hiç arkama bakmam. Çünkü rakibinize moral veriyorsunuz o zaman. Yarışta ise son 100 metreye girdiğimizde gölgemi gördüm; rakibim zannettim. Son 20 metrede hiç huyum olmamasına rağmen ekrana baktım ki en öndeyim; gördüğüm benim gölgemmiş. Orada kimse beni geçemezdi. Ekranda görünce rahatladım. Sonra çizgiyi geçtim. Yarışta sadece son 200 metreyi hatırlıyorum. Yarış günü sadece makarna ve tavuk yedim. Son yemeğimi yarıştan 5 saat önce yerim. Kendi aşçımızı götürmedik; olimpiyat köyünde yedik."
"KÜÇÜKLÜĞÜMDEN BERİ HAYALİMDİ BU" "Madalya kürsüsündeyken kendimi tutamadım ve ağladım. Küçüklüğümden beri hayalimdi. 12 yaşındayken bunu hedeflemiştim. Küçükken televizyonda izlerken, diğer ülkelerin milli marşlarında ben de ayağa kalkıyordum. Bunu yaşadığım ve Türkiye'ye yaşattığım için mutluyum. Başbakan Erdoğan ile daha önce yüz yüze konuşmuştuk. Bana 'Seni ne zaman kürsüde göreceğim' diye sormuştu." Başbakan Erdoğan bugün (çarşamba) Aslı Çakır Alptekin ile İhsan Alptekin'i kabul edecek.
"SÜREYYA AYHAN'I ÖRNEK ALDIK" "Hepimiz Süreyya Ayhan'ı örnek aldık. Bizi yapabileceğimize inandırdı. Biz nasıl Süreyya Ayhan'ı örnek aldıysak, gençler de bizi örnek alsın."
"SPOR BANA ÇOK ŞEY KAZANDIRDI" "Bu işin maddi getirisi var. Ben şu anda sadece spor yaparak geçimimi sağlıyorum. Başka bir gelirim yok. Ama rahat bir şekilde geçinebiliyorum. Spor sayesinde üniversiteye girip öğretmen olabiliyorsunuz. Böylece geleceğiniz de garanti altına alınıyor. Tamam kendi paramla ABD'ye gidemem ama spor sayesinde gidebiliyorum. Ayrıca spor, sağlık açısından da önemli. Kötü alışkanlığım yok. Şampiyonaya katıldığınız zaman bile ödül var. Katılma parası veriyorlar. Şimdi Olimpiyat şampiyonu olarak gideceğim için daha fazla para verecekler. Ayrıca sponsorluk sistemi de gelişmeye başladı. Garanti Bankası bana bireysel sponsor oldu. Bu da maddi olarak beni rahat ettirdi. Üsküdar Belediyesi bana ev aldı. Kendi paramla ev alamazdım."
"DOPİNG YAPMAK O KADAR KOLAY MI!" "İngiliz Lisa Dobriskey'in doping iddialarına gelince... Ben WADA listesindeyim. Bizde biyolojik pasaport diye bir şey var. Eğer doping yapsam WADA böyle bir durumu hemen fark eder. Bir şey olsa hemen ortaya çıkar zaten. Grip olduğum zaman bile antibiyotik kullanamıyorum. Ama benim içim rahat. Şampiyonanın keyfini çıkarıyorum."
"BUNDAN SONRAKİ HEDEFİM DÜNYA REKORU" "Dünya rekoru 3.50... (Rekor 3.50.46 ile Çinli Wang Junxia'ya ait) Benim bundan sonraki hedefim dünya rekorunu kırmak. Dünya şampiyonluğunu ve orada dünya rekoru kırmayı hedefliyorum. Bize 'Çılgın Türkler' diyorlar. Bir çılgınlık daha yapıp dünya rekorunu kıracağız"
"ÜSKÜDAR BELEDİYESPOR BENİM EVİM GİBİ" "Üsküdar Belediyespor ile 2006'da tanıştık. Orası benim evim gibi. Maddi-manevi çok destek verdiler bana. Üsküdar Belediyespor Başkanı Mecit Çetinkaya benim babam gibi. Belediyenin tesisi yok. Ama İstanbul'da Burhan Felek'te çalışıyoruz"
"KÜTAHYA'DA TARTAN PİSTİMİZ YOK" "Benim okulum ve İhsan'ın işi nedeniyle Kütahya'da yaşıyoruz. Bize en yakın tartan pist 80 kilometre uzaklıkta; Eskişehir'de... Yarış ayakkabılarıma uçak diyorum. Haftanın 4-5 günü Eskişehir'e gidiyoruz. Bu da bizi yoruyor açıkçası. Ama Kütahya'ya da sentetik tartan pist yapılacakmış. Tartan pistimiz olsa Kütahya'da çok yetenekli sporcularımız var. Tartan pist olsa biz de Kütahya'da kamp yaparız."
(Burada Fatih Altaylı, Aslı Çakır Alptekin'in sponsoru Garanti Bankası'nın genel müdürü Ergun Özen'den Kütahya'da tartan pist yapılmasını istedi)
"İHSAN BENİM HER ŞEYİM" "Atletizme ilkokul 4. sınıfta başladım. Okulda ilk yarışımda 3. oldum. Sonra Türkiye şampiyonasına gittik. Madalya almak hoşuma gitmişti. Küçük bir altın veriyorlardı. Hemen koşarak anneme götürüyordum. Bu beni mutlu ediyordu. Sonra hentbola başlamıştım. Ama oradaki hocam hızlı olduğum için beni yeniden atletizme yönlendirdi. Milli Takım'a seçildim daha sonra. Ardından İhsan ile tanıştım. 800 metrede koşuyordu. Birlikte koşuyorduk ama ikimiz de başarılı olamıyorduk. Sonra oturup konuştuk. Sadece benim koşmamı istedi ve bana yöneldi. İlk zamanlar şımarıklık yapıyordum ama başarı gelmiyordu. Daha sonra sözünden çıkmamayı öğrendim. Bütün stresimi İhsan çekiyor. O benim her şeyimle ilgileniyor. Her şeyimi bilmesi benim işimi kolaylaştırıyor."
"HAFTADA 180 KİLOMETRE KOŞUYORUM" "Sabah 6.45'te uyanıyorum. 7.00'de normal tempoyla koşuya başlıyorum. 40-50 dakika yapıyorum bunu. Sonra fitness'a giriyorum. Sabah idmanı toplam 2.5 saat sürüyor. Ardından kahvaltı yapıyorum. Kilo almaya elverişli olmadığım için her şeyi yiyebiliyorum. Kahvaltıda bal, peynir, zeytin, tahin, pekmez yiyorum. Yemekten sonra yürüyorum. Ardından uyuyorum. Kalkınca müzik dinleyip, akşam idmanına çıkıyorum. 30-35 dakika içinde toplam 4 bin 500 metre koşuyorum. Hem de yarış temposunda. Yanımda erkek bir idman arkadaşım oluyor. Benim için erkekle çalışmak avantaj. Akşam idmanı da 2.5 saat sürüyor. 355 gün böyle yaşıyorum. Haftada 180 kilometre koşuyorum."
"NIKE VE GARANTİ BANKASI SPONSORUMUZ" "Nike, İhsan'ın sponsoruydu. İhsan 'Benim sponsorluğumu bitirin Aslı'ya sponsor olun' dedi. Nike 'Hayır' dedi ve İhsan'ın sponsorluğunu da kesmeyip ikimize sponsor oldu. Bizim için malzeme çok önemli. Ayakkabılar özellikle. Bize hem malzeme hem de para veriyorlar. Garanti Bankası'na biz gittik. Oturup konuştuk; bana sponsor olmayı kabul ettiler."
"ÇOCUĞUMUN SPOR YAPMASINI İSTERİM" "Çocuğumun da spor yapmasını isterim. Ben çünkü çok faydasını gördüm"
"İhsan 'Seni benden daha iyi koşturacak biri varsa kabul ederim' dedi. Öyle bir şey olursa ben de kabul ederim"
"Sporu bıraktıktan sonra antrenörlüğü düşünebilirim."
"ABD'DE KAMP YAPMAYI DÜŞÜNÜYORUZ" Aslı Çakır Alptekin'in eşi ve antrenörü olan İhsan Alptekin de programda önemli açıklamalar yaptı. Aslı'nın adının Ataköy'de Sinan Erdem'in yanındaki salona verildiğini müjdeleyen İhsan Alptekin şunları söyledi:
"İngiliz Lisa Dobriskey, önünde bitiren tüm sporcular için doping iddiasını ortaya attı. Sadece Aslı ve Gamze için değil"
"ASLI'NIN ADI SALONA VERİLDİ" "Türkiye belirli bir yere kadar çok iyi. Ama performans yükseldikçe Türkiye yetmiyor. Artık ABD'de kamp yapmayı düşünüyoruz. Menajerimiz ilgilenecek ve araştıracak bizim için. Dünyanın en iyi sporcularının olduğu yeri söyleyecek"
"Ataköy’de yaptırılan ve mart ayında Dünya Salon Atletizm Şampiyonası’na ev sahipliği yapan kapalı salona Aslı'nın adını verdiler. Aslı bu salonda bronz madalya almıştı"
"3 bin metre engellide yarışan Gülcan Mıngır da benim öğrencim. Kütahya'da alt yapımız çok sağlam. Oradan başka Aslı'lar da gelecek."
"2020'ye adaysak şimdiden planlı olarak çalışmamız lazım. Sporda branşlaşmanın ilkokul 5'te başlaması lazım"
15 Ağustos 2012 Çarşamba 00:23
|